İklim Kanunu Niğde’de Tanıtıldı: Hayvancılık Tasaları Temelsiz

İklim Kanunu Niğde’de anlatıldı: “Hayvancılığın yok edileceği telaffuzları asılsız”

NİĞDE – İklim Değişikliği Lideri Prof. Dr. Halil Hasar, Türkiye’nin birinci İklim Kanunu’na dair merak edilenleri Niğde’de düzenlenen “İklim Konuşmaları” programında anlattı.

“Bireysel özgürlüklere müdahale yok”

Hazırlanan İklim Kanunu’nun, kurum ve kuruluşların çevresel tesirlerini azaltacak, güç verimliliğini artıracak düzenlemeler içerdiğini belirten Hasar, “Kanunda ferdî özgürlükleri kısıtlayan hiçbir unsur yok. Hayvancılık sözünün dahi geçmediği bir kanuna yönelik toplumsal medyada önemli bir dezenformasyon var. Tam aksine, bu kanun doğal kaynaklarımızı muhafazayı, tabiat tasarrufunu ve israfı önlemeyi amaçlıyor” sözlerini kullandı.

Organik tarımın artırılmasının hedeflendiğini, hayvancılığı koruyan bir yaklaşım benimsendiğini vurgulayan Hasar, iklim krizine karşı dirençli kentlerin oluşturulmasının da kanunun öncelikleri ortasında olduğunu kaydetti ve ” Ormanların yok edileceği tarafındaki tezleri da temelsiz. Kanunla orman varlığının artırılmasını, yeşil alanların çoğaltılmasını ve ormancılık faaliyetlerinin güçlendirilmesini öngörüyorum” diye konuştu.

“Sanayide pak üretim periyodu başlıyor”

“Bu kanun ferdî yaptırımı değil, sera gazı salan tesislerin dönüşümünü hedefliyor” diyen Hasar, tesislerin kapatılmasının değil, teknolojiyle birlikte dönüştürülmesinin amaçlandığını aktararak, “İnsanlar tarihi sorumluluklarını bilmeli, gerçek konuşmalı. Bu kanun kişisel, özgürlükleri sonlandıran bir kanun değil. Zira ferdî bir yaptırımı önceliklendiren bir kanun değil ve o denli bir karar yok. Bu kanunda bilhassa dünyamıza sera gazlarını salan tesislerle alakalı kararlar var. İklim adaleti kapsamında değerlendirdiğimizde bu türlü tesislerin teknolojiyle değişmeleri gerekiyor. Cumhurbaşkanımızın yeşil dönüşüm tabirleri kolay bir tabir değil, bu aslında bir vizyon. Türkiye’nin bundan sonraki süreçte sanayi ihtilalini kaçırdığı üzere bir periyoda girmeyeceğini, büsbütün yeşil dönüşüm ihtilalinin içerisinde olacağını tabir eden bir telaffuz. 2053 net sıfır emisyon gayesi doğrultusunda, daha az güçle, daha verimli üretim yapan bir sanayi yapısına geçiş yapılacak. Bu sayede Avrupa’ya ihracatta ödenen karbon vergisi pürüzünü aşmak da mümkün olacak” dedi.

About The Author

admin

See author's posts